STEEMİT VE BEN + [Cointurk 16. Projesi]

NASIL GELDİM?

İlk olarak Steemit'i nasıl öğrendiğimden bahsetmek istiyorum. Sosyal medyayı aktif olarak kullanmayı seven birisiyim. Facebook senin, Linkedin senin oradan oraya oradan oraya koşuşturuyordum. Facebook'ta hesabı olanlar çok iyi bilirler. Evrim Ağacı diye bir grup vardır ve oldukça kaliteli ve dolgun içeriği olan bilim makaleleri yayınlarlar. Bundan yaklaşık 3 ay önce Bitcoin'in ülkede büyük bir heyecan yarattığı dönemlerde Evrim Ağacı da konuya duyarsız kalmamış ve Bitcoin'le ilgili güzel bir öğretici video hazırlamış. Oldukça da güzel anlatmışlar kripto-paraların ne olduğunu, nasıl kazanıldığını ve ne işe yaradığını.Beni Steemit ile Tanıştıran İşte o video da şurada, aşağıda. Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. 11:47 ila 11:54 dakikaları arasına dikkat:

İşte O Video, Bu Video

---

11:47 ila 11:54 dakikalar arasına geldiğimde birden bire aklımda şimşekler çaktı ve "Yahu!!!" dedim. "Yahu ne duruyorsun be Adem...Çocuğun dediği siteyi adres satırına yazsana!!!" Yazdım. Enter'a bastım ve sonuç buradayım. Aslında kripto paralar konusu etrafta yükselirken ben de kripto para'lara ve haliyle Bitcoin'e yatırım yapmayı arzuluyordum. Çok cüzi miktarlarda da olsa birşeyley 😊 yapmıştım aslında. Ama kaydedeğer şeyler değildi. Fakat Steemit'in arkasındaki "üret ve kazan" konsepti benim gerçekten çok hoşuma gitmişti. Ben konuşmayı, paylaşmayı, bildiğini diğer insanlara anlatmayı, yazmayı-çizmeyi seven bir insanım. Toplumumuzda en büyük eksikliklerden bir tanesinin doğru dürüst iletişim kuramamak olduğunu ve buna bağlı olarak da doğru ve etkin etkileşimin yapılamaması olduğunu düşünüyorum. Bu ise birbirini anlayamamak (anlaşamamak) sonucunu doğuruyor. Ve beraberinde de cehalete doğru sürükleyen bir yol oluyor. Sosyal medyaların doğru ve etkin olarak kullanılması bu sorunun aşılmasında iyi bir araç haline gelebilir.

---

NE UMDUM?

Aslında Steemit'te var olmayan birşeyi umdum. Steemit.com'un daha kolay kullanılabilir, hemen hemen her şeyin yerli yerinde olduğu (beta sürümü olmayan). Plagiarism vs. gibi sıkı kurallara bağlı kalınmak zorunda olunmadığı, istediğin herşeyi istediğin gibi istediğin kadar ve istediğin sıklıkta paylaşabileceğin, daha ziyade Twitter-Facebook'vari bir yapıda platform bekliyordum buraya ilk geldiğimde. Hatta ve hatta tıpkı Steemit'in reklam ve promosyonlarında lanse edildiği gibi, burada deyim yerindeyse yaptığım herşeyden (Upvote, Comment, Resteem) kolaylıkla para kazanabilmeyi ümid ediyordum. Zaten daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi, ana sayfadaki Trending sekmesinde insanların bir yazıdan gani gani paralar kazanıyor olmaları, "Yüzüklerin Efendisi" serisindeki Gollum'un yüzüğe olan iştahını aratmaz bir heves ve arzu yaratıyor. O postun altındaki dolar işaretini görüyor ve yanındaki rakamı okuyorsunuz. Örneğin $400, $600 ya da $1100 gibi bir değer yazıyor. "Tamamdır bu iş ben işimi buldum!!" diyorsunuz bir an. Hele bir de üstünü üstlük SBD ya da Steem'in $1 doların oldukça üstünde olduğunu öğreniyorsunuz ve artık geceniz gündüzünüz Steemit olmaya başlıyor...

---

Steemit'e Girebilmek De Anlayabilmek De Var Olabilmek De Kazanabilmek De Zor!

---

NE BULDUM

Ama işin içine girdiğimde, beyaz makaleydi, mavi makaleydi, eski tanıtım yazılarıydı, onu oku, bunu oku sistemi kullan, gelir gelmez ilk postunda cahilce copy-paste yapıp Cheetah botunu ye derken, evdeki hesabın çarşıya uymadığını, benim umduklarımın sadece hayalden ibaret olduğunu ve gerçeklerin bu platformda da acı olduğunu öğrendim. Ama girmiştik bir kere işin içine. Ve ben burada yine de bulunmaktan mutluluk duyuyordum ve devam ettirmek istedim. Öyle de oldu. Öncelikle iyi postlar üretebilmek için Markdown Language'i bir öğrenmeye soyundum. Ama zaten programlama dillerine hakim olduğum için Markdown Language'in (en azından burada kullanılan haliyle) çok da bir esprisi olmadığını anlamaya başladım. Akabinde bildiğim HTML kodlarıyla postlarımın dizaynını ve görselliğini mümkün olduğunca üst seviyede tutmaya çalıştım. Bunun işe yaradığını postlarımın daha okunabilir ve ilgi çekici olduğunu farkettikten sonra bol bol #TR etiketini kullanmaya başladım.

---

'Post'unu Yaz ve Kazan. Bu kadar Basit'. Güzel Bir Motto Ama 'Bu Kadar Da Basit Değil İşte'

GİTMEYİ DÜŞÜNDÜM MÜ?

---

Sadece 1 kere. Çok sıkıldım ve buraya oldukça fazla vakit ve enerji harcadığımı farkettim. Benim bir işim var ve buraya harcadığım vakit ile çok daha efektif şeyler yapabileceğimi düşündüm. Sonra birden eşim bu düşüncelerimi engelledi. Buraya sadece sıcak para kazanma ortamı olarak düşünmemem gerektiğini, buranın diğer hiç bir Sosyal medya sitesinde olmayacak kadar iyi bir etkileşim alanı olduğunu bana hatırlattı. Eşim sayesinde o dakikadan sonra postlarımın ne kadar upvote'landığını ve o dolar hanesinde ne kadar yazdığını görmemeye başladım. Böylesi daha iyiydi. İşin içerisine "para kazan- para kazan- para kazan" hırsı girdiği zaman, bu, yapacağınız işin de kalitesini gölgelemeye başlıyor. Zaten ne kadar hırslı olursanız olun sistemde devasa balinalar bulunduğunu idrak ettiğiniz an, onlardan geriye kalan ufak tefeklerle çok da birşey kazanamayacağınızı anlıyorsunuz.

---

Steemit Bir Deniz ve Tadınız Çıkarırcasına Bu Denizde Yüzmek Lazım

---

PAYLAŞMAK, DAYANIŞMA, ÖĞRENME VE ARKADAŞLAR

Aynen başlığın da söylediği gibi Steemit'te, para kavramından ve kazanma hırsından sıyrılıp iyi vakit geçirebilmek için Paylaşmayı, Dayanışmayı, Öğrenmeyi ve Güzel Arkadaşlar Edinmeyi denemelisiniz. Ben Steemit Account'umun ilk zamanlarında elimdeki 3-5 kuruşluk parayı çekmek ya da başka birşeyde kendim için kullanmak yerine kendi çapımda bir yarışma düzenledim ve bu parayı yine Steemit'te gezinen siz güzel dostlarla paylaştım. Upvote'larımı da paylaştım. Mümkün olduğunca Upvote Korkusu taşımamaya çalıştım. Beğendiğim herşeyi (müzik, video, resim, yorum vb.) paylaşmaktan sizlere göstermekten çekinmedim. Ve bunları yaparken de tıpkı gerçek hayattaki dostlarım ve sevdiklerimle paylaşıyormuşçasına zevk aldım. Ayrıca bütün bu sistemlerin ana şah damarı diyebileceğimiz blockchain teknolojisini her fırsatta dilim döndüğünce anlatmaya gayret ettim. Steemit'le ilgili gözlemlerimi ve bildiklerimi arkadaşlarımın aflarına sığınıp, bir yol gösterici edasıyla yeni gelenlerle paylaştım. Paylaştım, Paylaşıyorum, Paylaşacağım.

İster inanın ister inanmayın ben gerçek hayatta bu kadar da paylaşımcı biri değilim 😄

---

Steemit'in Gerçek Para Birimi Steem Değil, Paylaşmak'tır.

---

Steemit'e ilk gelenler öncelikle Steemit'teki hantal mesajlaşma (comment-reply) sisteminin dışına çıkıp, daha simültane bir iletişime girme arayışında bulunuyorlar doğal olarak. Bunun için de Steemit.com'un kendi sunduğu Steem Chat'i kullanmak istiyorlar. Ama Steem Chat ne yazık ki hala daha yetersiz ve kullanışsız. Daha kıdemliler bu işi Discord.gg ile çözmüşler. Discord'u ben eskiden oyun oynadığım dönemlerde kullanıyordum evet ama Discord'un insanları gerçekten de bu kadar birbirine yaklaştıran birşey olacağı hiç bir surette aklımın ucundan dahi geçmezdi. Ama Steemit vesilesiyle Discord'da öyle biryer olmuş. Discord'da bir çok grup/kanal var ve bunların içerisinde çok değerli Türk toplulukları var. Öyle ki bu topluluğun üyeleri her fırsatta birbirlerine yardımda bulunuyorlar. Upvote ise upvote, comment ise comment. Her ne gerekiyorsa. Ben de bu yardımlaşmanın ve dayanışmanın içerisine dahil oldum ve bundan mutluluk duyuyorum. Yalnızca bu bile Steemit'i kullanmaya değer.

---

Discord ile Steemit Bir Elmanın İki Yarısı Gibi

---

Steemit bir çok şey öğrenebilmenin iyi bir yolu. Ben de bu yoldan iyi bir şekilde ilerledim. #cointurk projeleriyle biz minnow'ları destekleyen @kusadasi sayesinde bir çok kripto para birimini detaylı bir şekilde araştırma ve öğrenme şansım oldu. Dilerseniz Steemit'i kendiniz için mükemmel bir öğrenme platformuna çevirebilirsiniz. Ben de bir anlamda böyle yaptım. İngilizce bloglar yazdığım için ve bu bloglarında en azından genel geçer'de orta-üstü ya da iyi bir İngilizce'ye sahip olmak zorunluluğu olduğundan İngilizce dilbilgisi dağarcığıma öyle şeyler kattım ki inanamazsınız. Biraz mesleğim icabı biraz da iyi bir Bilim tutkunu olduğum için Steemit'teki aramalarımı Bilim ve Teknolojiye yönlendirdim. Daha sonrada #steemstem ve #science tag'leri içeriklerini keşfettim. Bu benim çok hoşuma gitti ve hala daha düzenli olarak #steemstem , #science, #steemeng ve #technology tag'lerini takip ediyorum. Çoğu güncel bilim dergisinde henüz yerini almamış bilimsel haberlerin önemli bir kısmı buralarda var. Hatta bir hocanın (yurtdışında) öğrencilerine makalelerini önce Steemit üzerinde yayınlama zorunluluğu koyduğunu öğrendikten sonra çoğu bilimsel çalışmanın daha sıcak sıcak taze taze Steemit üzerinden yayınlandığına tanık oldum.

---

Gelecekte Steemit Bilim Çalışmaları İçin Çok Dolgun Bir Veritabanı Olacaktır. Demedi Demeyin...

---

Steemit şu anda 700 binden fazla kullanıcısı var ve bu sayı sürekli artıyor. Steemit yakında çok özel, temiz ve devasa bir global oluşum haline dönüşecek. Para da motive edici güç olacak. Ama insanlar aynı ortak platformda aynı dili konuşuyormuşçasına arkadaşlıklar kurarak buradaki mevcudiyetlerini devam ettirecekler. Geçenlerde gördüğüm bir postta büyük paralar kazanan postların paralarıyla Venezuela'da bir aileye yardım edildiğini görmem beni buraya daha da sıkı sıkı bağladı. Çok güzel arkadaşlıklar edindim. Bunların çoğu beni takip etti ya da ben onları takip ediyorum. Bir kısmıyla ikiz kardeş Discord'ta tanıştım, bir kısmıyla da burada. Ve ne koşulda olursa olsun Steemit sayesinde toplum ilişkilerine dayalı melekeleri gelişmiş kaliteli insanlarla arkadaşlık kurmaya devam edeceğim.

---

Arkadaşlık Çoğu Zaman Kardeşlik Kadar Güçlüdür; Sanal Da Olsa!!!

---

Özetle Steemit benim hayatımda olumlu yönde önemli bir etki bıraktı. Bir çok şey öğrenebileceğim, hatta zaman zaman dertleşebileceğim, hiç gitmediğim yerlere gidip görebileceğim. Bildiklerimi dünyanın ve ülkemin her yerindeki insanlarla paylaşabileceğim. Platformda zora düştüğümde dayanışma sağlayabileceğim arkadaşlarımın olduğu mükemmel bir meşgalem var artık... Ha bir de... Az da olsa kazanabileceğim bir meşgalem !😊 😊

---