Çok eskiden Adıyaman'da oturan ve puta tapan bir adamın 7 oğlu varmış. Bu 7 kardeş, babalarının bu inancına karşı oldukları için, babaları ava çıktığı zaman bütün putları kırmışlar.
Babaları avdan dönüşünde putları oğullarının kırdığını görünce onları birer birer öldürmüş. Yaptıkları yüzünden halk kahraman olduklarına inandıkları için bu kardeşlere Yediyaman demişler. Kardeşlerin bu ünvanı zaman içinde bütün bölgeye yayılmış ve zaman içinde değişip Adıyaman şekline dönüşmüş.
Halen şehrin güneyindeki Yedikardeş denen ve yedi mezarın bulunduğu yerde adak adanmakta, mum yakılmakta ve kutsal sayılmaktadır.
Diğer bir efsaneye göre ise Adıyaman Kalesinin ortasında etrafında dönen bir köşk bulnurmuş. Köşke savaş açan orduyu izlerken, Arap kumandanının kızı, kaleyi fethetmeye çalışan kumandanı görmüş ve aşık olmuş. Kız Türk kumandana gizlice haber göndermiş ve kendisini almayı kabul ederse kalenin anahtarını verebileceğini söylemiş.
Bir gece sessizce Türk ordusuna kumandanla buluşmak için giden kızı, Türk kumandan kabul edip görüşmüş. Bu esnada Arap kızı, elbisesinin içinde birşeyin kendisini rahatsız ettiğini söylemiş.
Elbisesini çıkarınca kuru bir yaprağın kızı rahatsız ettiğini görmüşler. Buna çok öfkelenen Türk Kumandan "Baban seni kuru yapraktan bile korur şekilde yetiştirmişken sen ona ihanet ettin, kimbilir bana ne şekilde ihanet edersin" demiş ve kızı öldürmüş. Şehri ve kaleyi de ele geçirmiş.