Çok eskiden, şimdiki Manisa olan bölgede Nioble adında bir anne varmış.
Bu annenin altı kız, altı erkek oniki çocuğu varmış ve çocuklarına çok bağlıymış. Aynı zamanda çocuklarıyla gurur duyarmış. Nioble bu gurur konusunu o kadar abartmış ki, artık heryerde bundan bahsederek övünmeye başlamış.
Sokakta, çarşıda herkese kibirle "hanginiz benden üstünsünüz, bu kadar çocuğu olan başka anne var mı? Ben herkesten üstünüm, Leto bile benden üstün değil" demeye başlamış ki, Leto o zaman en güçlü tanrıçaymış.
Tabi ki bu sadece bir efsane.
Nioble herkese "Leto'nun bile iki çocuğu var ama benim oniki tane çocuğum var" dermiş. O esnada Tanrıça Leto Menderes ırmağı kenarında dinleniyormuş. Rüzgar hemen fısıldamış onun kulağına Nioble'nin sözlerini.
Leto'nun çocukları Artemis ve Apollon gelmiş. Leto çocuklarına Nioble'yi cezalandırmalarını emredince, Artemis ve Apollon hemen Nioble'nin çocuklarını öldürmüşler.
Efsaneye göre Nioble bu acıya dayanamayıp, orada taşa dönüşmüş. Bu bir efsane olmasına rağmen, anlatılanlar sıradışı da gelse de Ağlayan Kaya'nın gözyaşlarının zaman zaman aktığı, yakınında çocuklar oyun oynayınca da durduğu söylenmektedir.