“Elektrikli” araçlardan farklı olarak, “Hybrid” araçlara dışardan hiç müdahale edilmiyor. Aracı sürdükçe, batarya kendi kendini şarj ediyor. Sürekli doluyor-boşalıyor-doluyor.
Hybrid teknolojisinde araç üzerinde 2 adet motor bulunuyor. Her iki motorda (içten yanmalı motor ve elektrik motoru) temel olarak aynı anda çalışıyorlar. İhtiyaca göre birbirlerini destekliyorlar. Her şey otomatik gerçekleşiyor. Siz hiçbir şeye karışmıyorsunuz, sadece aracınızı sürüyorsunuz.
Temel olarak çalışma mantığı böyle iken, her Hybrid aracın aynı şekilde çalıştığını söyleyemeyiz.
Örneğin ben, Hybrid araçların ne kadar muhteşem olduğunu, 2012 yılında, kısa bir süre Toyota Prius kullanarak fark ettim. Türkiye’ye dönünce ikici el 2008 model Honda Civic Hybrid satın aldım. Her ikisi de Hybrid olmasına rağmen, tamamen farklı yöntemlerle çalıştıklarını fark ettim.
2008 Honda Civic Hybrid; önceliği 1.3 benzin motoruna veriyor. Araç, kalkışı ve ilerleyişi benzin motoruyla yapıyor. Diğer taraftan araçta 25 beygirlik elektrik motoru var. Bu motor, temel olarak, benzin motorunu destekleyecek şekilde çalışıyor. Düz yolda, batarya bitene kadar, 50 km/saat hıza kadar sadece elektrik motoruyla gidilebiliyor. Batarya bitince, hareket halindeyken tekrar kendiliğinden doluyor. Ancak esas görevi, hızlanmalarda ve ani güç gerektiren durumlarda devreye girerek, benzin motorunu desteklemek (aslında sürekli devrede ve kadrandaki bir gösterge ile takip edilebiliyor). Devreye girdiğinde, araç sanki 2.0 motormuş gibi tepki veriyor. Şahlanmalar oluyor ve fark hemen hissediyor. Sonuç olarak şunu diyebiliriz: Honda’nın Hybrid teknolojisinde, öncelik, yakıt tasarrufundan ziyade performansa verilmiş.
Toyota Prius; Honda’nın tersine, öncelik 75 beygirlik elektrik motorunda ve benzin motoru onu destekleyecek şekilde çalışıyor. Aracın kalkışı ve ilerleyişi elektrik motoru ile oluyor. Bu durum, elektrik motorunun gücünün yettiği hıza veya bataryanın bittiği ana kadar devam ediyor. Fakat nispeten daha sakin bir sürüş sunuyor. Ani veya yüksek hız ihtiyacı olduğunda, benzin motoru devreye giriyor. Öncelikli amaç, yakıt tasarrufu gibi görünüyor ve bunun karşılığında, performanstan biraz ödün veriliyor.