Belkide Hayallerin Terk Etti Seni!

in kisiselgelisim •  6 years ago 

1302535_L.jpgÇok küçük yaşta büyütmek için yaşımızı tabiatla kavga ederdik. Kendi yaşıtlarımızın üzerindeki her grup bize ilgi çekici gelirdi. Hep bir hedefimiz vardı; Onlar gibi olmak. Hayallerimizi o ulaşılmaz sandığımız insanlar kurgulardı. Çıkmayan sakalın, tutamadığımız ellerin "elbet bir gün" diye açıklaması olurdu. Sinir mekanizmamızın çoğunu neden hala o yaşta değilim düşüncesi ile yemişliğimiz hepimiz de vardır.

Biz büyüdük bizim olmayı hayal ettiklerimiz de...

Sonra her hayal kurduğumuz yaşa kavuşunca da anladık ki hayatımızın bir kısmını müsvedde olarak tüketmişiz.. Olmak istediğimiz yaşa olmasını istediğimiz hayaller giydirmişiz. O yaşa gelince o kostümlerde gelir sanmışız.Bugün yaşadığımız hayal kırıklıklarımızın çoğu bundandır. O kostümler küçükken koyduğumuz yerde değiller... O kostümlere uzanamayacağımız kadar da uzun artık yıllar. Ama olsun birşey öğrendik aslında! Kullan at yada dene gör beğenmesen tekrar yenisini al diyebileceğimiz bir araç değil hayat. Alkışa dair tek şey bunun farkına varmak.

Bugün çok az kişi bunun farkındalığını yaşıyorken hala içinde bulunduğu zamanı yaşayamadan geleceğe hayal kurup, geçmişe hasretlik duyan insanlar var. Charles Bukowski'nin şu sözleri de bu durumu özetliyor aslında. "İnsan; geçmişin hasretçisi, geleceğin özlemcisi, yaşadığı anın şikayetçisidir.” Tabi ki Charles bunu söylerken ona bu sözü söyleten anı yaşamayı başarabilmiş, gücünü fark etmiş insanlar değillerdi.

Baktık ki geldiğimiz yerde olmak istediğimiz şeyler yok, hızlıca geçsin diye dualar haykırdığımız o zamanların geriye sarması için açıldı semaya ellerimiz. Keşkeler başladı. Keşkeler bir defa esir ettimi seni kendisine, iyilikler öyle kolay gelmiyorlar! Sonra çocukluğumuzdan başlayıp, çevremizde gördüğümüz zorlu resimler bizi öğretilmiş çaresizliğe mahkum etti. "Hayat kolay değil" bize bu öğretildi. Ama üstesinden gelebilmek konusunda hiçbir şey söylenmedi çünkü gemisini kurtardığını sanan kaptanların hepsi göldeydi, okyanusta olduklarını zannettiler. Onlara da göl hep okyanus olarak gösterildi bizde olduğu gibi. Kuş uçacaktı ama kümeste kırıldı yumurtası. Hayranca baktı gök yüzündeki hem cinslerine ama onlardan biri olduğunu hiç öğrenemedi. Bu hayatta hiçbir şeyin kolay olmadığını kolay görünen şeylerin karşısında kendi gücümüzü fark edemedik, anlayamadık. Kendi gücünü fark edecek mecburiyetlerin, hayallerin olmadığında korkular başlıyor. Korkular yarın endişesine sokuyor ve düşün ki sen hala bu anda yoksun. Hayallerin o temiz sayfalarda çizdiğin evin bacasındaki dumana döndü...

Seninle beraber büyüyen, sana bağlılığını yitirmeyen ve hep aklında duran hayallerine olan inancın kayboldu. İnançları kaybeden şeyler hayal kırıklıklarıdır, hayal kırıklıklarına zemin hazırlayan şeyler ise kaybedilmiş farkındalıklardır. Geçmiş ve yarın arasında kendisine anı yaşama fırsatı vermemiş herkeste fazlaca var olan şu hayal kırıklıkları... Hayallerin yerini bıraktığı hayal kırıklıkları... Aslında var olan gücünü bir dolapta anı olarak bıraktığın hayal kırıklıkları. Herkes te varmıdır? Farkındalığını yitirdiği ölçüde..

Oysa hep zorladı seni, daha iyi bir yaşam için. Ve çok çaba gösterdi hayatının bundan sonrasını bundan öncesinden daha iyi geçirebilmen için. Evreni seferber etti sen yeniden onu aklına kazıdığın günkü gücüne dön diye. Herkes senden olamayacağını söyledi o ise bekledi seninle... Sen ne kendine nede ona inanmadın. Birde ilgilenmediğini fark edince, terk etti hayallerin seni!

Hiçbirşey ilgi görmediği yerde durmaz...

Kimbilir belki de bu yazı senin için yazıldı. Farkındalığını kaybetme diye, hayallerin seni terk etmesin diye. Belki de hala sana inanıyordur! Sende inanmayı deneyebil terk edilme diye...

Kolay Gelsin...

Authors get paid when people like you upvote their post.
If you enjoyed what you read here, create your account today and start earning FREE STEEM!