Herkese merhaba 🙂 Bu bloğun ilk gönderisinin içeriğini hem sizlerle tanışma hem de en son gezimden notlarımı aktarma olarak belirledim. Seyahat etmeyi, bulduğu tüm tatil fırsatlarını -uzun, kısa ayırt etmeden- değerlendirmeyi gerçekten çok seven biri olarak neden hem yurtiçi hem yurtdışı seyehatlerimde gezdiğim, gördüğüm, deneyimlediğim şeyleri diğer insanlara aktarmıyorum diye düşünmeye başlayalı çok oluyor. Seyahat tutkum deneyimlerini kendine ve yakın çevresine aktarmaktan ya da televizyondaki gezi programlarını izlemekten bir adım öteye geçsin istedim vee bu blog’u (sonunda) oluşturmaya karar verdim. Yazdıklarımın, deneyimlediklerimin size yardımcı olması ve içinizdeki seyahat tutkusunu uyandırması dileğimle…
https://simdinereyeblog.wordpress.com/2017/08/01/tanisma-ve-ilk-durak-yunanistan-thassos/![thassos.gif]
Öncelikle neden Yunanistan’a gittiğimden bahsetmek istiyorum sebebi kısıtlı zamanda ve kısıtlı parayla pratik ve Türkiye’ye yakın bir yeri görmek ve kısa bir deniz tatili yapmaktı. Daha önce Lesvos (Midilli)’a gittiğim için az çok Yunanistan’da ne ile karşılaşacağımı biliyordum. Thassos seyahatinin ayrıntılarını anlatmadan önce ulaşımdan bahsetmek istiyorum. Biz Yunanistan gezimiz için otobüs kullanmayı tercih ettik. Bunun sebebi Edirne’yi de gezmek istememizdi önce Edirneye gidip bir gün kaldıktan sonra Keşan’dan Xanthi yani İskeçe’ye geçtik. Aslında Yunanistan’a giden bir çok otobüs firması ve tur otobüsü seçenekleri var ancak biz Kamilkoçu tercih ettik. Gece 01:30’da otobüse bindik ve yaklaşık bir saat içinde İpsala sınır kapısına vardık. Aslında asıl zamanın kaybedildiği yer burada başlıyor çünkü gümrükte hem Türkiye hem Yunanistan sınırında kuyruk oluyor. Bunun nedeni hem otobüslerin içindeki tüm yolcuların hem de kişisel arabalarıyla gelen insanların tek bir kontrol noktasından geçmesi. Önce çıkış pulu alınıyor, sonra pasaportlar kontrol ediliyor ve yeşil pasaport sahibi kişilerin yurtdışı çıkış belgeleri kontrol ediliyor eğer otobüs ile gelindiyse otobüs x-ray cihazından geçiyor ve bu esnada otobüsün içinde hiç bir yolcunun bavulu dahil hiç bir eşyası bulunmuyor. Kısaca tüm bu in-bin ve ayrıntılı kontrol baya bir zaman kaybettiriyor. Bizim yaklaşık bir buçuk iki saatimizi aldı. İskeçe’ye vardığımızda saat altı gibiydi.
İskeçe hakkında ilk izlenim olarak söyleyebileceğim çok fazla Türk’ün yaşaması otobüsten bir çok Türk burada indi ve çoğunun çifte vatandaşlığı vardı. Biz saat çok erken olduğu ve açık hiç bir yer olmadığı için İskeçe’yi gezmeden doğruca Thassos’a gitmek için otogara geldik (neden otogarda değilsiniz zaten yeni indiniz diyecekseniz muhtemelen; Kamilkoç otobüsleri yol ortasında indiriyor, otogara girmiyor ancak bu sadece İskeçe için değil İskeçe’ye gelmeden önceki yerlerden biri olan Dedeağaçta ve Gümülcine’de de durum aynıydı.) Thassos’a gitmek için iki yol var ilki ve kısa olanı; Keramoti’ye giderek feribotla yaklaşık 35 dk içinde Thassos’un merkezi Limenas‘a gitmek. İkinci yol ise Kavala’dan Thassos’a geçmek; ancak bu yol yaklaşık iki saat sürüyor. Biz ilk yolu tercih ettik önce İskeçe’den ‘Thassos Ferries” adlı feribot firmasıyla yaklaşık bir saatte Keramoti’ye geçtik. Otogardan kalkan otobüslere kişi başı 5 euro gibi bir ücret ödedik sonrasında Keramoti’den Thassos’a vardık. Thassos üç kısımdan oluşuyor. Limenas, Limeneria ve Pathos. Ancak bunlar dışında adada başka küçük köyler de var. Feribottan indiğiniz yerde ada içindeki her yere sık sık kalkan otobüsler var bu konuda sıkıntı yaşayacağınızı sanmıyorum.
()![y1.jpg]
Biz Skala Prinou’da kaldık. Burası feribotların yanaştığı Thassos’un merkezi Limenas ve Limeneria arasında bir yer. Küçük bir sahil kasabası diyebilirim. İçinde plajı, yemek için bir kaç tane Yunan restoranı, marketleri, hediyelik eşya alabileceğiniz yerleri ve daha bir çok şeyi içinde barındırıyor. Küçük olmasına rağmen araba kiralayabileceğiniz bir yer bile var. Açıkçası biz kaldığımız yeri çok beğendik kafa dinlemek, insan kalabalığından uzak bir tatil geçirmek isterseniz kesinlikle önerebileceğim bir yer. Hangi otelde kaldığımızdan da kısaca bahsetmek istiyorum. Skala Prinou’da Electra Hotel’de kaldık. Küçük denebilecek bir otel ve içinde küçük bir havuzu da var. Deniz karşı caddede kalıyor yani yürümeniz bir dakikanızı bile almıyor. Otelden genel olarak memnun kaldık zaten Yunanistan’da bizim Bodrum ya da Antalya’da alıştığımız cinsten otellere çok fazla rastlamıyorsunuz olanlarda gerçekten pahalı. Ayrıca seyahat etmeyi seven biri olarak kaldığım yerden çok o yerde gezdiğim, keşfettiğim şeylerin daha önemli olduğunu düşünüyorum. Oteli yatmadan yatmaya kullandığım için de kalınan yere inanılmaz paralar verilmesi taraftarı değilim. Bu yüzden yeterince temiz olması ve lokasyonu benim için daha önemli.
()![y2.jpg]
Arkadaşlarım ve ben ilk durağımız Thassos için 2 gün ayırdık bu yüzden bu yazıdan sonra Yunanistan seyahatinin diğer notları da gelicek 🙂 Thassos’un asıl güzel yerinin Limeneria olduğunu gitmeden önce bir çok yerde okumuştum. İlk günü kaldığımız otel ve çevresinde geçirdikten sonra ikinci gün Limeneria’ya gittik. Açıkçası çok fazla beğendiğimi söyleyemeyeceğim merkezinden çok da farklı değildi. Plajlar, plajların çevresinde cafeler, hediyelik eşya alınabilecek bir çok yer vs. Bizim kaldığımız yere göre daha büyük ve daha çok insanın olduğu bir yerdi. Ama öğle saatlerinde ve pazar günleri sokaklarda çok fazla yerli görmüyorsunuz hatta bırakın yerlileri açık dükkan bulmak oldukça zor oluyor siesta tatillerinden dolayı.
()![y3.jpg]
()
Son olarak aşağıya Thassos’un en güzel plajlarını ve Thassos’a yakın gezilebilecek köy ve kasabaları bırakmadan önce yemeklerden bahsetmek istiyorum. Bir çok yemeğimiz zaten çok benzer damak zevklerimiz aynı denebilir bu yüzden yabancılık çekmeyeceğinize eminim. Deniz ürünleri oldukça popüler ve lezzetli, caciki dedikleri bizim bildiğimiz cacık çok fazla tercih ediliyor ancak tek farkı süzme yoğurtla yapılıyor olması, yine meşhur Yunan salatası çok lezzetli, ben özellikle midye tavayı çok başarılı buldum. Bunlar dışında gyros dedikleri bazlama benzeri bir ekmekten et ya da tavuk tercih edebileceğiniz Yunanistan’ın hemen her yerinde görebileceğiniz bir yiyecekleri var bizdeki dönere benziyor. Ek olarak chicken souvlaki yani bildiğimiz tavuk şiş de oldukça fazla tercih ediliyor. Ayrıca Yunanistan’da bir çok İtalyan restoranı da bulmak mümkün. İçecek olarak tabiki en meşhur içkileri ouzo ya da alpha, fix hellas, mythos biralarını tadabilirsiniz. Kişi başı bir akşam yemeğine ortalama 7-10 euro arası ödeniyor. Yunanistan bir çok Avrupa ülkesine göre çok pahalı değil ancak çok da ucuz olduğunu söyleyemeyeceğim. Bitirmeden plajlarla ilgili bir not eklemek gerekirse; bir çok plajda şezlong parası ödemiyorsunuz sadece oturduktan sonra yiyecek ya da içecek herhangi bir şey sipariş etmeniz yeterli açıkçası bu uygulama Türkiye’deki fiyatları düşününce bizim çok hoşumuza gitti.
Thassos Plajları
Marble Beach*(Vathi beachin yanında)
Glifaneri Beach (Limenas’a 7km)
Astrida Beach
San Antonio Beach (Pathos’ta)
Arsansas Beach
Yola (Giola- doğal havuz)*
Vathi Beach (meşhur turkuaz renkli deniz)
La Scala Beach (merkeze 5-10 dk mesafede)
Golden Beach
Thassos’a yakın gezilebilecek köy ve kasabalar
Panaya (burada Zorbas Taverna’ya gidilebilir.)
Theologos Köyü
Kazaviti Köyü
- Ayrıca Limenas’ta Mouses Taverna, Simi Restaurant’a; Limenaria’da Kostis Fish Taverna’ya gidilebilir.