YURT DIŞINDA YAŞAMAK

Direkt şöyle bir hayat hayal edin.

İstanbul'da asgari ücretle çalışıyorsunuz.

Bir kafede garsonsunuz. Çalıştığınız iş yerine gelen müşteriler sorunsuzca ve güleryüzle halinizi hatrınızı sorarak siparişlerini veriyorlar, yok yok 1-2 tanesi değil hemen hemen hepsi. Herkes güler yüzlü.
Herkes mutlu.

Bir mağazada kasiyersiniz. 32'sinde menopoza girmiş gibi gergin bir abla gelip, bana müdürünüzü çağır demiyor. Müdürünüz gelincede sizi azarlamıyor. Yaptığınız işlem doğru olduğu halde sizi müşteri önünde ezmiyor müdürünüz.

Asgari ücrertle yaşıyorsunuz ama yaşadığınız semt şehir merkezine çok uzak değil. En fazla 30 dakika içerisinde merkezdesiniz. Yaşadığınız semtte varoş ve tehlikeli bir semt değil.. Olur ki şehrin diğer ucuna bir işiniz düştü metro ve metrobüs o kadar düzgün ki, Beylikdüzü'nden Taksime 45 dakikaya gidiyorsunuz akşam iş çıkışı saati..

Bu ay para biriktirdiniz araba alacaksınız. 600 tl'ye 8 yaşında bir nissan micra mı alacaksınız? yoksa 800 tl'ye peugeuot 206 mı? Bu ayki sorununuz bu.

Cep telefonu yenileyeceksiniz. iPhone 6plus istiyorsunuz 600 tl de tutuyor. iPhone sevmiyorsanız da Samsung s7 450 tl. HTC one 250 tl. ASUS zenfone , huawei filan iş gören süper akıllı telefonlar 200 tl.

Zaten cep telefonu operatörünüze aylık 2 gb 4g internet , sınırsız mesajlaşma, sınırsız avea arama 1000 dk diğerlerini aramak için 12 tl ödüyorsunuz. 50 tl verirseniz hepsi sınırsız oluyor ne internet hızı düşüyor ne çekim gücü..

Coştunuz bilgisayarı da yenileyeceksiniz. Macbook 800 tl hadi o pahalı geldi. İş görür yeni model sıfır laptop 300-400 tl.

Canınız eğlence mi çekti? Şehrin göbeğinde, taksimde 50lik biraz 3 tl. 6 tl ye sinema öyle kenar sinema, barlar, publar değil. Gayet güzide yerler. Boğaz manzaralı club'a gittinse de biraz 6 tl ama bu sefer mazur görürsün ki 33lük. olsun votka vişne iç sende. 7 liraya.

Resim Amerika'daki bir mekan (Hooters).

Sinema edit: Sinemaya aylık 20 tl ödeyerek sınırsız üye olup her filmi izleme imkanını da ekleyin.

İşinden sıkıldın mı? Başka bir iş mi arıyorsun? Korkmana gerek yok. Buradaki işi bir daha bulamazsın diye çekinme. Her yerde iş dolu. Sen yeter ki çalışmak iste. İşsizlik diye bir şey yok. Olur da sana denk geldi. Mobbing mi var? git başka yerde çalış. Olacağını sanmam ama patronun saygısızlık mı etti? hemen bas istifayı yarın başka iş bulabil. Patron maaşını değil 1 kr eksik 1 saat geç yatırmıyor..

Demoktratik hakkını mı aramak istedin? Polis ile münakaşaya girmeden, söyleyeceğini söyliyebiliyorsun. Sonra efendice çekip gidiyorsun. Muhattabın belli. Limitleri aşarsan da mahkemeye usulünce yargılanıyorsun. Cezanı çekiyorsun. Vurulmak, Dövülmek, gaz filan yok. Seni ekip aracına düzgünce alıyorlar.

Trafikte ekip mi çevirde? Polis, ehliyetin ya da kimliğin yoksa sana 7 gün mühlet veriyor gidip kimliğini gösteriyorsun.

Alkol muayenesinden mi kaçtın? Alkollü muamelesi görüyorsun. Tv kameralarına komik görüntüler vermiyorsun.

Yalnız mısın? Sevgili mi bulmak istiyorsun? Senin gibi bir çok insan var ve kimse kasıntı değil. Düşün istanbul'da kızlar teklif ediyor. ikili sohbete girip devamını getirebilmek bir toplum tabusu değil. Gergin başlangıçlar yok. Düşün öyle bir şey.

Konsere, Tiyatroya, Maça mı gideceksin? Elini çabuk tut. 1-2 ay öncesinden tüm aktivitelerin biletleri satılmış. Derbi boş tribünlere oynanmıyor. Düşün maç içerisinde feci sert iki rakip maç sonu öpüşüp tebrikleşiyorlar.

Senin takımının 3-0 yenik durumda ikin 89. dakikada skoru 3-1 yapıyorlar. Stadın halen yüzde 90'ı dolu ve golü alkışlıyorlar. Çıkanlar da maç sonu sıkışıklığına kalmayalım diye erken çıkmak isteyenler. Zaten maç bitince yenilen takım bile tribünleri dolaşıyor.

Yine düşün maçtan sonra asan kesen spor programları yok. Yerine güzel güzel futbol konuşan, magandalığı özendirmeyen programlar var.

Düşün İstanbul'un her yanı engelli yolları. Bedensel engellilere hayatı daha kolaylaştırmışlar. Tüm sosyal etkinliklerde Engellilere en önde yer ayrılmış. Özel araçlarla oralara taşımışlar. Refakatçisi olmasına gerek dahi olmadan izleyebiliyor etkinliği. Allah göstermeye bir kaza yaptın, sen engelli oldun. Hayatın kaymıyor. Sana ev veriyorlar, araba veriyorlar. Sosyal imkanlar var hayata küsmüyorsun. Yeriden tutunacak dal veriyorlar..

Düşün İstanbul'un her noktasında bisiklet noktaları koymuşlar. İsteyen kiralıyor zaten trafikte bir sürü bisikletli oradan oraya vızır vızır gidiyor.

Düşün eve erzak almaya çıktın. 30 tl ye evde tek başına sana 1 hafta yetebilecek kadar yiyecek içecek stoğunu yaptınnn tamam hadi biraz abarttın 40 olsun 50 olsun... Tamam hadi 8 li teneke kola da aldın 52lira olsun..

Yurdışı böyle bir şey işte. O düşündüğün şeyler başka yerlerde gerçek. Görmeyen bilmeyen yok zannediyor..

Be the change you want to see in the world.