Büyük güç

in tr •  6 years ago 

Bugün insanların sosyal hayattaki en büyük güçlerinden biri hakkında konuşma niyetindeyim. Her zaman olduğu gibi doğaçlama bir yazı olacak.

Peki nedir bu büyük güç?

Cevap istememek. Sosyal hayatta güçlü olmanın formüllerinden biri istememek. Yanlış anlaşılmak istemem. Söyleyeceklerim az samimi çevreler içindir.


İnsanları zayıf kılan temel unsur, arzularıdır. Çünkü arzularımız bir çok noktada bizi insanlara bir talep ile gitme noktasına getirir. Konu ne olursa olsun bizi zayıflatır. Kadını, erkeği, parayı, evi... Ne arzularsanız arzulayın ödün verme noktasına geleceksinizdir. Kötü bir şey olduğu için söylemiyorum fakat durum bu.

Dün hazırladığım postun yorum kısmında @pinarhanpolat ile uzunca konuştuk. Kendisi bir ara şöyle bir cümle kurdu;

Gelelim insana: insan da aynıdır, sadece kılıf uydurur. İsteklerine sahip olmaya haklı görür kendini.

Nispeten katıldığım bir düşünce. Şartlara göre değişebilmekle birlikte genelde haklı bir söylem. Peki insan neden böyle davranır?


Kaynak

Bahsettiğim güç dengesini koruyabilmek için.

İnsanlar başta kendilerine duyduğu saygı olmak üzere insanlar arasında çizdiği imajı da koruma niyetindedir. Toplumun da bu konuda kabul ettiği ortak alandan mümkün olduğunca çıkmamaya özen gösterirler. Toplumun kabul ettiği alan devamlılık için gerekli olan temel şeylerdir. Örneğin karnınız açtır ve sistem gereği para kazanmanız gerekmektedir. Bankada çalışıyorsunuz ve buradan para kazanıyorsunuz. Toplum için bu yanlış değildir. Fakat eskiden para satan insanlar toplumda ne kadar dışlanırdı bir düşünün. Hatta varlıklarını korku yoluyla sürdürebilir, saygınlıklarını buradan kazanmaya çalışırlardı.

Şimdi ise beyaz yaka hayatı özenilir bir hayat konumunda

Toplumun kabul etmediği kısımlar ne olacak?

Burada arzularımızın büyüklüğü devreye giriyor. Terazimizde insanların bize nasıl baktıkları ile arzularımızı, ayrı kefelere koyup inceliyoruz. Arzularımız ağır gelirse, bazı istenmeyen cümlelerin arkamızdan ya da yüzümüze kurulacağı anlamına gelir.

Bazen toplum sizi dışlarken arzularınızın büyüklüğüne göre siz toplumu dışlayabilirsiniz.


Kaynak

Gelin bir örnekle açıklayalım. Arzunuz para kazanmak olsun. (yüzeysellikten öleceğim:) Koşullar gereği devlete ait bir kurumda hayat kadınlığı yapıyorsunuz. Yasa dışı herhangi bir şey yok. Fakat toplumda çok ciddi sıkıntılar kapınızda. İnsanların fikirlerini bu konuda değiştirmeniz epey zordur. Oysa ki en büyük zorluk belki de yaşadığınız hayatın kendisi. Bazı insanlar sizin tek cümle dahi etmenize izin vermeyecektir. Para kazanma isteğinizin kaynağını umursamayacaklardır. Tabi ertesi gün gazetelerde "oğlunu ameliyat ettirebilmek için" gibi bir başlık çıkarsa bir grup insanın fikri değişecektir. İnsanların hayatına uzaktan yorum yapmak sağlıklı değildir. Çünkü;

hikayeyi bilmek her şeyi değiştirir.

Ben bu sitede ne yapıyorum? Para kazanmak umurumda mı?

Parayla ilgili umursadığım tek nokta aileme yirmi beş yaşımda hala yük oluyor olmam. Kot ikide oturuyor olmak falan umurumda değil. Buradan maddi beklenti planlaması yapmadım. Peki ne yapıyorum burada?

İtiraf

Ben bilinmek istiyorum arkadaşlar. Benim arzum da bu. İnsanlar fikirlerimi bilsin hatta mümkünse fikirlerimden faydalansın istiyorum. Çok mükemmel biri olduğum için mi? Değil. Fakat önünü alamadığım bir arzum var. Kim hangi fikirlere üzerine düşünmeden ters bakıyorsa o fikirleri taşıyıp sevilen biri olmak istiyorum. Sanki kim ne değilse onu sevdirirsem mutlu olacakmışım gibi. Tabi benim de sınırlarım var fakat dar fikirli insanlara katlanamıyorum. Hepimiz birer reklam panosuyuz. Arzularımızın yansımasıyız.


Kaynak

Ben yine çok dağıldım. Yazarken bahsetmek istediğim farklı noktalara istemsiz kayıyorum ama bu şekilde özensiz yazmak açıkçası daha çok hoşuma gidiyor. Kısa bir paragrafla en başta anlatmaya çalıştığım kısma dönüp kapatacağım.

İkili ilişkilerde güvenli bölge vardır. İki taraf belirli bir samimiyeti karşısındakine layık görür. Samimiyetin zamanla artması, bir çok ilişkinin bozulmasına sebep olur. Çünkü samimiyet aynı hızla artmıyordur. Bir taraf daha fazlasını ister ve bu durum karşısındaki için itici bir hal alır. Ortada kazanan yoktur ama fazlasını isteyen taraf kaybetmiştir. Konu ne olursa olsun fazla istemek sıkıntıları beraberinde getirir. Bize düşen de terazimizi iyi kullanıp pişmanlık duymayacağımız kararlara ulaşabilmektir.

İstememek adındaki büyük gücü kimse hayatının her alanında uygulayamaz. İnsan olduğumuzu ve arzularımız olduğunu kabul etmemiz gerekir. Bu sayede yasak olanı alma eğilimde bir insan olmaktan çıkıp sağlıklı kararlar alan bireyler olabiliriz. Kendinize, çocuklarınıza, çevrenize bir şeyleri yasaklamayın. Neden olmaması gerektiğini konuşun.

Yasak delinirse önü alınamaz. Fakat gerekçeler her zaman orada durur.

Authors get paid when people like you upvote their post.
If you enjoyed what you read here, create your account today and start earning FREE STEEM!
Sort Order:  

Tüm bu güçleri reddedenler ve kendi köşesine çekilenler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bir insanın politik olarak karar alıp kendi köşesine çekileceğini sanmam. Ardındaki hikaye önemlidir. Üzgünüm ama bu konuda genelleme yapamayacağım.

Bence gayet güzel yazıyorsunuz, devamını bekliyorum ve @trliste dikkate değer yazılar arasında olan paylaşımınızdan ötürü sizi tebrik ediyorum. Daha şimdiden en az 10 kişi okudu bu yazınızı. İsteğiniz gerçekleşmeye başladı demek ki :)

Rahatsız edici kısımlar olmuş olabilir birçok insan için :) terazimden bu çıktı :)

Kesinlikle rahatsız edici değil, bence hakaret içermediği müddetçe ağır eleştiri de yapılabilir. İnsan düşüncelerine sınır koyamaz zaten. Sadece susmayı tercih edebilir. Siz üslup konusunda zaten çok başarılısınız. Çok beğendim yazınızı açıkçası :)

Sizinle benzer fikirlere sahibiz. Zaten sizi rahatsız etmediğini tahmin ediyordum:) Ayrıca güzel yorumlarınız için teşekkür ediyorum. Sonraki postum "sevmek ve beğenmekten korkmama" üzerine olabilir :)

Merakla bekliyorum :)

This post has received a 0.35 % upvote from @drotto thanks to: @doctorbishop.

Belki de istemenin de, bilinmenin de altında insan psikolojisinin genel sorunu "değer görme" hissiyatı yatıyordur. İnsan senin dediğin anlamda büyük güce sahip olduğunda yani istemediğinde aslında başka insanlardan değer görme ihtiyacını bırakmış oluyor. İki sebebi olabilir bunun da. Ya kendisinin o kadar değerli (!) olduğunu biliyordur ki başkalarının kendisine bunu hissettirmesine ihtiyacı yoktur, bakınız narsizim; ya da aslında kimsenin gerçekten değer görebileceğini düşünmediği için başka insanların kendine değer biçmesine ihtiyacı yoktur.

Peki benim bilinme kaygımı doğrudan nasıl yorumlarsın? Çünkü verdiğin potansiyel durumlara ait hissetmedim kendimi.
Açık konuşmak gerekirse senden bu kısma yorum bekliyordum :)

Great post!
Thanks for tasting the eden!

This post has received a 18.73% UpGoat from @shares. Send at least 0.1 SBD to @shares with a post link in the memo field.

Interested to earn daily? Delegate Steem Power to receive 95% payout rewards. Use this link https://on.king.net/shares to delegate SP to @Shares. Join us at https://steemchat.com/ discord chat.

Support my owner. Please vote @Yehey as Witness - simply click and vote.