resim kaynak
Evet, Antik Yunan uygarlığının en önemli 3 filozofu: Aristoteles, Platon(Eflatun) ve Sokrates. Biz şimdi Sokrates'ten bahsedeceğiz ama başlamadan önce belirtmemiz gereken belki de en önemli husus, Sokrates hiçbir yazılı eser bırakmamış.
Evet, hiçbir şey yazmamış.
Peki biz nasıl öğreniyoruz Sokrates'i ? İşte burada az önce yazdığım o üçlü sıralama önemli, Aristo, Platon, Sokrates. Bu sıralama aynı zamanda öğrenciden öğretmene giden bir sıralama. Yani Aristo Platon'un öğrencisi, Platon da Sokrates'in. O yüzden biz de Sokrates'in varlığını öğrencilerinden öğreniyoruz. Ama en çok öne çıkan da Platon.
Yani evet, hocaların hocası ve hatta onların da hocası olan adam bu Sokrates.
Ama işte burada bazı teoriler ortaya çıkıyor. Sokrates'in kim olduğuna dair. Şimdi birinci teori Platon ile bağlantılı olduğu için ilk bundan bahsedeceğiz. Buna göre, Sokrates aslında hiç yaşamadı. Evet, hiç yaşamadı, tamamı ile Platon'un hayali karakteri. Üst bir akıl yaratmış yani kendisine, "Lan acaba o olsa ne yapardı ?" tarzında.
Neyse efendim, kısaca bahsettik öğretmen öğrenci ilişkisinden. Şimdi biraz da Sokrates'in kim olduğundan bahsedelim.
Sokrates, sokaklarda çıplak ayak gezen ve insanlara sürekli sorular soran, kısa boylu, şişman, kel ve çok çirkin bir adammış.(Platon diyor...) Heykeltraş bir baba ve ebe bir anneye sahipmiş. Annesinin bu "doğurtma" işini de kendi felsefesine ekleyerek Maiotik adını vermiş. Bunu yazmıyorum, çünkü uzar ve konumuzdan kopar.
Sokaklardaki insanlara ilk başlarda yaklaşırken, tam bir cahil havası verirmiş. Hiçbir şey bilmiyormuş gibi sorular sorarak aslında insanların hiçbir şey bilmediğini, insanlara kanıtlamaya çalışırmış. Hatta tartışma sonlarında genelde çekip gidermiş, halk da ona kızarmış.
Karısı ile düzgün bir ilişkisi yokmuş. Kadın haklarını pek umursamaz, kadınları erkeklerden daha altta görürmüş. Ünlü bir sözü vardır bu konu ile ilgili "Evlenin, karınız iyi çıkarsa mutlu, kötü çıkarsa filozof olursunuz."
Felsefe tarihinin en gizemli insanlarından birsi, hatta belki de en gizemlisi olan Sokrates, şehrin tanrılarına ibadet etmemek, Atina'nın toplumsal düzenini bozmak, genç adamları babalarına karşı kışkırtmak, gençleri yoldan çıkartmak gibi nedenler ile mahkeme tarafından idama mahkum edilir. "Fikirlerinden vazgeç ve kurtul idamdan" diyenlere karşı "Yolumdan dönersem, fikirlerimin bir anlamı kalmaz. Siz beni idam edin, bu benim fikirlerimi daha kalıcı yapar. Bundan binlerce yıl sonra bile birileri Sokrates'i konuşur." diyerek teklifi reddetmiştir.
Ölmeden önce oğlundan, başka birine bir horoz borcu olduğunu ve onu geri ödemesini ister.
Zehiri içerek ölür.
Şimdi diğer bir teoriden bahsedeceğim. Sokrates'in Savunması kitabında (mutlaka okuyunuz) Platon, Sokrates için bazı sesler duyduğunu, bu seslerin ona ne yapması ne yapmaması gerektiğini söylediğini söyler. Yani bazı insanlara göre Sokrates, bir peygamberdir. Bu sesler de ilahi güç tarafından ona gönderilen iletilerdir. Çünkü Sokrates bu seslerin hep onun iyiliğine yaradığını söyler.
Yani garip bir kişilik Sokrates, yaşadı mı, yaşamadı mı, nasıl yaşadı, nasıl öldü gibi bir sürü soruyu arkasında bırakarak gitmiş, bir yazı bile bırakmamış. Ama sonuçta Platon'u eğitmiş, Platon'da Aristoteles'i eğitmiş. Yani bir şekilde felsefenin temellerini atmış ve gerçekten de binlerce yıl sonra bile konuşuluyor.