lazer epilasyon nedir, neler deneyimledim

merhaba steem ahalisi! bugün lazer epilasyon deneyimlerimi paylaşmaya karar verdim.

lazer epilasyon, beni merinos koyunundan hallice görüntümden kurtaran şahane icat. kendi deneyimlerimi olabildiğince aktarmaya çalışacağım ki, aklında bu konuyla alakalı soru işaretleri yada "nedir ne değildir"ler bulunanlar faydalanabilsin.

öncelikle, ben aşırı beyaz tenli bir insanım. çocukluğum ve ergenliğimde bu konuyla alakalı çok dalga geçildim, çok alay konusu oldum. buna rağmen, beyazlığıma inat gibi simsiyah kaşlara ve kestane rengi saçlara sahibim. annemin ben büyürken en korktuğu şeylerden biri, kıl yapısı olarak baba tarafına çekmiş olabileceğimdi. çünkü 24 senelik hayatımda ben annemin dizden yukarısını yada bıyıklarını aldırdığını bilmem. inanılmaz tüysüzdür. ergenliğe girdiğimde sanırım ilk uyanışım, annemin tüm vücudundaki tüyleri toplasan, benim bir baldırımdaki tüyler kadar etmediğini görmemdi. 13 yaşındaydım, minik bi orangutan gibiydim. ağla ağla içim çıkmıştı. ilk bir kaç ağda deneyimim, aşırı güçlü olan kıl kökleri, bir gözenekten 3-4 kıl fırlaması ve bol kanla bitince ağdayı uzunca bir süre rafa kaldırdım. bikini bölgesi ağdasından ölümüne korktuğum için orayı da 17 yaşıma kadar jiletle aldım. kısaca vücudumun kıl üretebilecek her bölgesi, halıflex'le kaplanmış gibiydi. tüylerimin uzama hızı da hayret vericiydi, sabah jiletlediğim bacak, akşam eve geldiğimde pürüzlü hale gelmiş oluyordu bile.

lazer epilasyonları araştırmaya bu dönem başladım. 2009-2010 diyelim. bir ipl almış başını gidiyordu. ben araştırmalarımın sonucunda, alexandrite ve diode lazerlere denk geldim. lazer epilasyonda, sonradan hüsrana uğramamak için öncelikle şunu bilmekte fayda var. lazer epilasyon %100 çözüm asla değil. lazer işleminin başarısı, ten renginize, kıl renginize, kıl yapınıza, epilasyon ve kontrol için gittiğiniz sıklığa bağlı. esmer tenli olup, zayıf tüyleriniz varsa, lazerin sizde işe yaraması çok düşük bir olasılık, ancak kıllarınız sert ve siyahsa, yine etkili bir yöntem.

benim gittiğim klinikte, öncelikle dermatologlar tarafından etraflıca bilgilendirildim. telefonla yaptığım ön görüşmede, en az 3 gün önceden jilet yapmam söylenmişti. bu, tedavi ettirmek istediğiniz bölgelerdeki kıl yoğunluğu ve yapısı hakkında doktora bir fikir vermesi adına yapılan birşey. ben genital bölgemi gösterdiğimde doktor "vay.." demişti mesela.. bu da böyle bir anımdır. sonrasında bana 2 çeşit lazer önerildi. kollarımda, göbeğimde, belimde ve üst bacaklarımda diode, genital bölge, koltuk altı ve alt bacak için alexandrite, diode lazer, genellikle alexandrite lazerle bölge kıllardan olabildiğince temizlendikten sonra, geri kalan tüycüklerin giderilmesinde kullanılan bir lazer. ince tüyleri bile görebiliyor, tek bir bölgeye uygulanması (eğer lazeri yapan kişi savsaklamıyorsa) örneğin kollara, 1-1,5 saat arası sürebiliyor. çünkü önce dikey, sonra yatay ve bu şekilde tekrar tekrar tüm kolunuz taranıyor. işlem günü sabahtan jilet yapmanız öneriliyor, çünkü diode lazer kullanımında yüzeyde tüy olmamak zorunda. hatta işlem öncesi, eğer tüyleriniz dokunduğunuzda elinize pütür pütür geliyorsa bile, doktorunuz permatikle karşınıza dikilip büyüteçle bakaran bacağınızı jiletleyebilir ve siz bu sırada hayatın anlamını sorgulayabilirsiniz. bu işlemde lazer uygulanacak yerlere, ultrasonda kullanılan kayganlaştırıcı jelden sürülüyor, lazeri kıllara daha iyi iletmesi ve daha yumuşak bir uygulama sağlanabilmesi adına. ve evet arkadaşlar, çok acıyor.. sizin teninize değen lazer kısmının önünce, soğutucu metal bir aparat var, cildinizde buz gezdiriyormuşsunuz hissini veren ve lazer kaynaklı acıyı azaltmak için kullanılan. fakat şu var ki lazer yapılırken, klimalar kışın bile soğukta çalışır lazer merkezlerinde. çünkü siz acıdan boncuk boncuk terlersiniz. makineler çabuk ısınır, ısınınca çabuk bozulur, vs.

kıssadan hisse; ince tüyler için iyi (uzun sürede etkisini gösteren) ancak kalın tüylerde pek etki etmeyen, etse bile işlemin uzunluğuna değmeyen bir cihaz kendisi. göreceli az acıyı uzunca bir süre çekmektense, çok miktarda acıyı kısa sürede çekip kurtulmak isteyen benim için sevmediğim lazer oldu. ilk işlem sonrası kabarmış kollarım, göbeğim ve üst bacaklarım yüzünden uyuyamadım. 8 ay zarfında yaklaşık 8 defa yaptırdım, hedeflenen bölgelerdeki ince tüylerim yok artık.

gelelim alexandrite a.. gittiğiniz merkezde cynosure marka alexandrite kullanılıyorsa içiniz ferah olsun, tüm avrupa'da en çok kullanılan ve en başarılı lazer markalarındandır. alexandrite lazer için, uygulama yapılacak bölgenizi 3-5 gün önceden jiletlemeniz gerekiyor. bölgeden bölgeye uzama hızı değiştiğinden zamanla nereyi ne zaman kısaltacağınızı öğrenirsiniz zaten. amaç kılların, lazerin görebileceği kadar uzun, lazer kılı yaktığında eriyip derinize yapışmasını engelleyecek kadar kısa olması. alexandrite makinası 1 soğuk hava üfleyen boru ve lazer ünitesinden oluşuyor. o soğuk hava borusunun çok etkili olmadığını düşünüyor insan ancak etkisini anlatamam. çünkü epey acılı bir yöntem. uygulama süresi diode lazer'e kıyasla oldukça kısa. çünkü diode lazer sadece birebir temas ettiği bölgeyi etkilerken, alexandrite bir vuruşta 5 cm çapında bir alana etki ediyor. yani maksimum 10-15 vuruşta alt bacağınızın birinin bitmesi mümkün. bir seansta birden fazla bölge yaptıracaksanız koltukaltından başlamanızı, sonrasında bacaklar ve en son genital bölgeye geçmenizi tavsiye ederim. acı açısından en düşükten en yükseğe gitmeniz hayrınıza çünkü. genitalden başlarsanız, akabinde haliniz kalmayabilir bile. ki ben kendine epey gaddar bir insanımdır, çocukken azı dişlerimi falan tutup tutup kendim çekerdim, öyle bi manyağım siz düşünün. buna rağmen genital bölgede ilk alexandrite deneyimimde, daha pubik bölgedeyken cihazı durdurtmuş ve ara verip sigara içmeye çıkmıştım. sağlam bir acısı var. hafif şoka sokuyor insanı. hani paket lastiğiyle vururlar ya çaaaaat diye. o paket lastiğinin bide alev aldığını ve teninizde alevle patladığını düşünün.. nasıl tatlı, nasıl şeker ablasııı.. ancak dediğim gibi, alexandrite olan tüm bölgelerim (genital, alt bacak, koltuk altı) toplamda 25-30 dakika sürdüğü için alexandrite'ın hızlı ve yoğun acısını, diode'un bitmek bilmeyen ısırıklarına yeğlerim. ha bir de, alexandrite esnasında, çok ağır bir yanık saç kokusu alıyorsunuz. :) yüzeyde kıla tüye dair ne buluyorsa yakıp kavuruyor yavrum benim be.

-2 lazer işleminden sonra da, yaklaşık 1-2 hafta sonra kıllarda dökülmeler başlıyor. bu sebepten genelikle 3 yada 4. haftada kontrol olur, dökülmeyen kıllara tekrar lazer yapılır.

-1 seans demek, 1 de kontrol demektir. kontrollerde atılan lazer için sizden ödeme talep eden dolandırıcılara itibar etmeyin derim. sonuçta onların lazer işlemi esnasında pas geçtikleri yerlere lazer atılıyor.

-telefonla aradığınızda yada kliniğe gittiğinizde, kullandıkları cihazların markalarını öğrenin. pek çoğunu internetten araştırıp, hangi tür kıl yapısı üzerinde iyi olduklarını, yada direkt kötü olduklarını öğrenebilirsiniz. bazı lazer merkezleri bu konuda çok kabız, baştan söyliyim. alexandrite yapıyoruz diyip ipl kakalayan var, ayık olun, markalarına bakın. zaten hayvan gibi yazar cihazın üstünde.

-deneme atışını mutlaka isteyin. lazer için görüşmeye gittiğinizde, dediğim gibi en fazla 3-4 günlük jiletlenmiş bölgeye atış yaptırın, bölgenin gidişatına ve cildinizin lazer tepkisine bakın, yolunmuş tavuk gibi kıpkırmızı gezersiniz alimallah.

-lazer kullandığınız süre içinde 50+ spf güneş kremi kullanın. neden?

a) lazer cildinizi güneş ışınlarına daha hassas hale getiriyor, leke oluşmaması için en azından lazerden çıktığınız gün bolca kullanmanız önemli.

b) güneş ışınları teninizi kararttığı gibi, kıllarınızı da sarartarak rengini açar. peki bu ne demek? lazerde kıllarınızın görünmemesi sebebiyle, lazer tedavinizin çok rahat bir 4-5 ay uzaması demek. çünkü cilt ve kıl rengi normale dönene kadar lazer yapılmaz.
-zararları? valla aklımda pek çok soru işareti vardı, yalan değil. bekleme salonunda 8 aylık hamile bir kadınla konuşurken fikrim değişti. kendisi dişçiydi, bacakları ve özel bölgesi için lazere geliyordu. bebeğin kafasına ışın kılıcı giriyormuş gibi görüntüler geldi hep gözümün önüne kadınla konuşurken, o yüzden "bebeğe zararı olur diye korkmuyor musunuz?" diye sordum. bana ışınların deride sadece belli bir yere kadar ulaşabildiğini ve doku hasarı yapmadığını anlattı. hele bebeğe kadar ulaşmasına imkan yok dedi. ben ikna oldum, sizi bilemem tatlımlar.

-yaklaşık 1,5-2 sene, şehir değiştirmem sebebiyle 3-4 ay aralıklar vererek devam ettim lazere.
sonuç olarak, şu an koltuk altımda belki 15-20 tüy vardır. onları da jiletliyorum, asla çoğalıp sertleşmiyor, oldukça yumuşak tüyler. genital bölgede ayva tüyü gibi sarımsı tüyler var sadece, o da dudakların olduğu bölgede, jiletliyorum, hala sarı, hala yumuşak, ve kesinlikle kıl değil tüy. :)

bacaklarım çok komik. bir tane şurda, bir tane burda diye numunelik çıkıyor arada. 2-3 ayda bir jiletliyorum bacaklarımı, çünkü çok azlar ve etek giydiğimde bile belli olmuyorlar.
yani, etraflıca araştırırsanız, doğru bir merkez bulursanız, sonuçlarından oldukça memnun kalacağınızı düşünüyorum.