Bugün günlerden Piri Reis!
Kendisi bir zamanların korsanı, Osmanlı'nın kaptan-ı deryası ve eşsiz bir kartograftır. Asıl adı Ahmet Muhiddin Piri olan, künyesi Ahmet ibn-i el- Mehmet el Karamani, çoğumuzun aklına kazınan adıyla Piri Reis, 1465 yılında Gelibolu'da doğdu. Amcası Kemal Reis ile ilk deniz macerası başlamıştır. Amcasıyla birlikte 1487-1493 yılları arasında Akdeniz'de korsanlık yapan Piri Reis, Sicilya, Korsika ve Fransa kıyılarına yapılan akınlara katılmıştır.
1486 yılında Gırnata'daki Müslümanlar katliama uğruyordu ve Osmanlı Devleti'nden yardım istemişlerdi. Ancak o dönemde Osmanlı'nın deniz aşırı sefer yapacak donanması yoktu. Tam bu noktada Osmanlı Devleti, Kemal Reis'i Osmanlı bayrağı altında İspanya'ya gönderdi. Böylece Piri Reis ve amcası Müslümanları, İspanya'dan Kuzey Afrika'ya taşıdı.
Daha sonraları II. Bayezid'in Akdeniz'de korsanlık yapan denizcileri Osmanlı Donanması'na katılmaya çağırması üzerine 1494'te Piri Reis amcasıyla birlikte donanmanın resmi hizmetine girdi.
Donanmaya girdikten sonra Piri Reis, Venedik Donanması'na karşı girilen deniz kontrolü mücadelesinde gemi kaptanıydı. Savaşlarda ulaştığı başarılar sonucunda Venedikliler barış istemiştir.
Piri Reis'in Kitab-ı Bahriye'si, dünya denizciliğinin ilk kılavuz kitabı olma özelliğini taşır. Kitab-ı Bahriye, onun Akdeniz'de yaptığı seyirler sırasında gördüğü yerleri ve yaşadığı olayları anlatır.
Piri Reis, seferlerinden yola çıkarak ve kendi gözlemlerinden yararlanarak 1513 tarihli ilk dünya haritasını çizmiştir.
Atlas Okyanusu, İber Yarımadası, Afrika'nın batısı ile Güney Amerika'nın doğu kıyılarını kapsayan üçte bir parça, günümüze ulaşan tek bölümdür.
Araştırmalarıma göre bu harita, Kolomb'un çizimlerinden, Piri Reis'in amcası olan Kemal Reis'e İspanya seferinde esir düşmüş bir gemicinin anlattıklarından ve türlü haritalardan derlenerek çizilmiş bir haritadır.
Söz konusu harita 9 Kasım 1929'da Topkapı Sarayı'nda yapılan müze çalışmaları sırasında tesadüfen bulunmuştur.
Gel gelelim kaptan-ı deryalığın hazin sonuna...
Basra üzerine 30 gemiyle çıktığı seferde Hürmüz Kalesi'ni kuşatan Piri Reis, Portekizlilerden aldığı haraç karşılığında kuşatmayı kaldırmıştır. Ancak tamire muhtaç donanmayı Basra'da bırakmış, ganimetlerle dolu 3 gemiyle Mısır'a dönmüştür.
Piri Reis'in donanmayı Basra'da bırakması kusur sayıldığı için Mısır'da haspedilmiş ve divana bu davranışı iletilmiştir. Daha sonra bazı politik nedenlerin de etkisiyle Mısır valisi, Piri Reis hakkında padişaha olumsuz rapor vermiştir. Kanuni Sultan Süleyman'ın fermanıyla Hint Okyanusu'nun kaptan-ı deryası, 80 yaşında boynu vurularak idam edilmiştir.
Sevgilerle...
Fotoğraflar: http://www.tuzunami.com https://tr.pinterest.com https://www.enteresan.com