15 Yüzyılda Floransa da Medici ailesinin temellerini attığı bankacılık sektörü, günümüze kadar yaklaşık 600 yıldır sürekli olarak gelişmeye devam ediyor. Bu süre boyunca güçlü bir güven yapısı inşa etmiş olmasına rağmen, 2008 yılında baş gösteren küresel kriz, köklü yapılar üzerine kurulu bu düzenin sorgulanmasına yol açtı. Bu kriz sonucunda tüketiciler, hem finans sektörüne hem de bu yapıları düzenleyen merkezi kurumlara karşı bir güven kaybı yaşadılar.
İşte tam da bu istikrarsız ortamda, gerçek kimliğinin belirsizliğini günümüzde bile sürdüren Satoshi Nakamoto ismini kullanan bir kişi ( ya da bir grup) internet üzerinde “Bitcoin: Eşten Eşe Elektronik Nakit Ödeme Sistemi” başlıklı teknik bir makale yayınladı.
Bitcoin, merkezi bir sisteme bağlı olmadan çalışabilen, kullanıcıların ya da dışardan 3.üncü kişilerin manipülasyon müdahalelerine karşı gerekli önlemlerin alındığı dijital bir para birimi. Kriptografi adı verilen çok güçlü şifreleme teknikleri kullanarak, çoklu mütabakat sistemi üzerine kurulan ağ, tüm verileri tek bir merkezdeki sunucuya kaydetmek yerine, tüm kullanıcılara birer kopya dağıtarak saklamaktaydı. Böylece çifte işlem veya usulsüz işlem gibi problemlerin önüne geçilmiş oluyordu.
Blockchain Teknolojisi veri saklama ve kopya oluşturma konularına tümüyle yeni bir bakış açısı getirdi.
Nakamoto’nun paylaştığı bu makalede hiç adı geçmemiş olmasına rağmen, kullanılan yöntemler ve verilen bir takım şemalar sebebiyle Blockchain ( Blokzincir ) ismi verilen bir kavram doğmuş oldu. Sahip olduğu özellikler ve çığır açan teknolojisi sayesinde hızla küresel ölçüde kabul gören bu kavram veri saklama ve kopya oluşturma konularına tümüyle yeni bir bakış açısı getirdi.
**Dijital dünyanın altını ** olarak kabul edilmeye başlanan Bitcoin, dünya gündeminde artık yavaş yavaş geniş yer bulmaya ve merak uyandırmaya başlasada, henüz dünya üzerinde yeterince insan tarafından bilinmiyor ve kullanılmıyor maalesef.
Bazı ülkeler Bitcoin ve Blockchain teknolojisinin önemini ve kullanım alanlarının çokluğunu önceden fark ederek bu konuda bir takım çalışmalar yapmaya başladılar. Bu ülkelere verilebilecek en büyük örnek Japonya diyebiliriz.
Japonya’nın Bitcoin ve kripto para konuları ile ilginç bir bağlantısı bulunuyor. Uzak doğudaki Çin ve Kore gibi birçok ülke, yasa dışı kullanımlarından korktukları için kripto paraları yasaklamayı tercih ederken Japonya çok farklı bir tutum sergileyerek Kripto paraları yasal olarak kabul etmişti. Hatta 2017 yılında Bitcoin de oluşan Boğa piyasasına, Japon ev hanımlarının çok büyük bir etkisinin olduğu bilinmekte.
Merak edenler için hemen bir parantez açalım ve Japon ev hanımları konusunu biraz daha detaylandıralım. Japon kültüründe kadınlar genellikle çok yüksek statülere gelemiyorlar. Kültürlerine ve geleneklerine bağlı Japon toplumunda kadınlar, çocuk sahibi olduktan sonra çalışmıyorlar fakat evin finansal düzeninden sorumlu oluyorlar. Bunun sonucunda yatırım yapılacak alanı da ev hanımları seçiyorlar. Japon ev hanımları 2017 sonunda Bitcoin’den oldukça iyi kar ettiler ve halen daha kripto para ve Bitcoin piyasalarında etkin olarak alım satım yapmaktalar. Bu enteresan ve ilgi çekici analojiye Dünya ekonomi çevreleri Mrs. Watanabe ismini verdiler.
Bitcoin ve Blockchain gibi detaylı ve geniş bir konuya küçük bir giriş yaptık. Umuyorum ki; çok fazla teknik detay ve kelime kullanmadan, mümkün olduğunca basit bir dil kullanmaya çalıştığım Bitcoin ve Blockchain makalem aydınlatıcı olmuştur.
Bir sonraki yazımda, Bitcoin konusuna daha detaylı ve geniş bir şekilde giriş yapacağım, şimdilik görüşmek üzere…
Congratulations @darknose! You received a personal award!
You can view your badges on your Steem Board and compare to others on the Steem Ranking
Vote for @Steemitboard as a witness to get one more award and increased upvotes!
Downvoting a post can decrease pending rewards and make it less visible. Common reasons:
Submit