First conditional
Birbirine bağlı olan olayları (yani birinin
olması, diğerinin olmasına bağlıysa) ifade
etmek için İngilizce'de Conditional
dediğimiz yapı türü kullanılır.
►Şart cümleleri iki cümle ya da
cümlecikten oluşur. Birisi if kelimesiyle
başlayan cümleciktir ki buna if clause
denir. Diğeri ise if cümleciğinin tesirinde
ortaya çıkan cümleciktir ki buna da Main
clause denir.
CONDITIONAL 1
If it rains, we will stay at home. (Eğer yağmur
yağarsa, evde kalacağız.)
Peter will buy a new car, if he wins the
lottery. (Peter piyangoyu kazanırsa, araba
alacak.)
If they don’t work hard this year , they won’t get
good degrees. ( Bu sene sıkı çalışmazlarsa
onlar iyi derece alamazlar! )
If she doesn’t work hard , what will happen ? (
Eğer o sıkı çalışmazsa ne olur ? )
►Bu yapı gelecekle ilgili olması muhtemel,
mümkün olayları anlatır.
If + Simple Present Tense , Future Tense
IPUCU : if clause’da will kullanmıyoruz.
If I go to London
IF I will go to London
VERB PATTERNS
►Bazı fiiller ( Verb) sık sık başka bir fiili
takip eder. En yaygın iki model şunlardır:
►Verb + to + Verb
I hope to see you soon
►Verb+Verb+ -ing
I don’t mind reading about famous people.
►Olumsuz yapmak için başına not gelir.
I decided not to go to the party
I hate not going to work
►Verb + to + Verb için kullanabileceğimiz
fiiller :
Choose, decide,want,would
,like,promise,expect,need,plan,learn,offer,
hope
►Verb+Verb+ -ing için kullanabileceğimiz
fiiller :
Describe,discuss,enjoy,finish,not
mind,stop,keep,think of
►Verb+Verb+ -ing her ikisi içinde
kullanabileceklerimiz:
Begin,start,continue,prefer,like,love,hate
I love going to parties/i love to go to
parties
Faıl an exam: Sınavda başarısız olmak
Hand in an essay:Bir makaleyi ele almak
get into University:Üniversiteye girmek
Do a degree: Mezun olmak
Revise : Tekrar gözden geçirmek
Take notes : Not almak
Get good marks: Iyı not almak
Essay : Kompozisyon , deneme
Refused:reddetmek
Arrange : ayarlamak
Forgot : unutmak
Recommend : Tavsiye
İmagine : hayal etmek
Missed : özlemek
Dislike : beğenmemek
Seem : görünmek
Aggree: kabul etmek
Manage : idare etmek
Regret: pişman olmak
Avoid: kaçınmak
Law :hukuk
Art : sanat
Psychology :psikoloji
Medicine : tıp
Engineering :mühendislik
Education : Eğitim
Citrus : Orançgiller :D ( Turunçgil )
İnjuries :yaralanma
Habit : Alışkanlık
Pass : geçmek
Decide : karar vermek
Stranger : yabancı
Shy : utangaç
Bullying : zorbalık
Avaible : müsait
Possible : mümkün
Second Conditional
If he studied more, he would pass the
exam. (Çalışsaydı sınavı geçerdi.)
I would lower taxes if I were the
President. (Eğer ben cumhurbaşkanı olsam,
vergileri indirirdim.)
They would buy a new house if they had more
money. (Daha fazla paraları olsa ev alırlardı.)
►Bu yapı şimdiki zaman ve geniş zamanla
ilgili olması pek mümkün olmayan imkansız
olan, o andaki gerçeklere ters düşen olayları
anlatmak için kullanılır. Ancak zaman olarak bu
olayların olması mümkündür, zaman henüz
geçmemiştir.
IPUCU: 'to be' eylemi, 2nd conditional
formunda kullanıldığında, her zaman 'were'
olarak kullanılır.
Örneğin, If I were the president...
If + Simple Past Tense , would
Yapı : If + ( did ) ( would do )
If she crashed my car , i’d be very angry
He wouldn’t stop to help if he saw an
accident
I’d give more money to charity if i were rich
►Question & Short Answer
What would you do if you lost your job ?
If you didn’t know the answer , would you
cheat ?
Would you buy your children a motorbike ?
Yes , I would / No , I wouldn’t .
IPUCU:Ayrıca Second
Conditional’ı tavsiye vermek için
de kullanabiliriz. If I were you ,I
Wouldn’t park there !
Quantifiers ; Too / Not Enough
►Quantifiers
Quantifiers’ı sayılabilen ve sayılamayan
isimlerden önce kullanırız.
►Countable
** quantity = Miktar
Large quantity A lot of
No particular quan. Some
Small quan. A few / n’t many
Zero quan. No / n’t any
Question Any / How Many
►Uncountable
Large quantity a lot of
No particular quan. Some
Small quan. A bit of / n’t much
Zero quan. No / n’t any
Question any /How much
Too / Not Enough
►Too’yu doğru bir miktardan fazla olduğunu
belirtmek için kullanırız.
There are too many people
►Not Enough’u doğru bir miktardan daha az
olduğunu belirtmek için kullanırız.
There isn’t enough food for everyone .
TOO
Countable Noun: There are too many people
Uncount.Noun : I eat too Much cheese
Verbs: He talks too much
Adjectives : It’s Too hot
Adverbs : She eats too quickly
NOT ENOUGH
Countable Noun: There aren’t enough people
Uncount.Noun : There isn’t enough cheese
Verbs: He doesn’t talks too much
Adjectives : It isn’t hot enough
Adverbs : She doesn’t eat too quickly enough
MULTI-WORD VERBS
Passed On : Iletmek
Put off : ertelemek
Carried on : Devam etmek
Felt like : Gibi hissetmek
Looked after: Bakımını üstlenmek
Broke Up : Ayrılmak
Turned down: Geri getirmek
Joined in : Katılmak
Handed in : Teslim etmek
Came round : Uğramak
Delay : Gecikme
WARNING - The message you received from @adam.smit is a CONFIRMED SCAM!
DO NOT FOLLOW any instruction and DO NOT CLICK on any link in the comment!
For more information, read this post: https://steemit.com/steemit/@arcange/phishing-site-reported-autosteem-dot-info
Please consider to upvote this warning if you find my work to protect you and the platform valuable. Your support is welcome!
Downvoting a post can decrease pending rewards and make it less visible. Common reasons:
Submit
Downvoting a post can decrease pending rewards and make it less visible. Common reasons:
Submit