Türkiye Cumhuriyeti nasıl kuruldu? - How was established the Republic of Turkey?

in tr •  7 years ago  (edited)

Türkçe ve İngilizce yazılmıştır. Written in Turkish and English.

Herkesi saygıyla selamlayarak sözlerime başlamak istiyorum...

Nihayet Osmanlı İmparatorluğu'nun küllerinden yeniden doğarak Türkiye Cumhuriyeti'ne dönüşme sürecini size anlatabilme fırsatını buldum. Her şeyden önce paylaşımlarımda ideolojik yaklaşımlar veya kendi yorumlarım olmayacaktır. Burada bahsettiğim yalnızca “tarih” tir.

Amacım?

Bizler tarih derslerimizde bunları zaten gördük, görüyoruz. Doğrudur. Ancak çoğumuz nasıl ki diğer ülkelerin tarihlerini bütün ayrıntısıyla bilmiyorsak diğer ülkeler de bizim tarihimizi bilmiyor. Ancak bizler Türk milleti olarak daha önce Yerküre üzerinde hiçbir ülkenin topraklarında yaşanmamış savaşları ve entrikaları bu topraklarda gördük. Bütün ulusların bugünkü yaşantısını etkilemiş olan I. Dünya Savaşı'nın en kanlı ve en kritik muharebelerinin de Osmanlı Toprakları'nda yaşandığını göz önüne alarak bu tarihi mümkün olabildiğince fazla insana anlatabilme gayesindeyim. Hatta paylaşımlarımı İngilizce dışındaki dillere çevirebilecek arkadaşlar varsa yardımlarını geri çeviremem.

Paylaşımlarım Trablusgarp Savaşı'yla başlayacak olup şuan ki düşüncem Türkiye Cumhuriyeti'nin ilan edilişine kadar, tarihin akışına göre sırasıyla olacak.

Bu süreçte düşüncelerinizi ve önerilerinizi benimle paylaşırsanız daha sağlıklı paylaşımlar yapabilmiş oluruz.
Tekrar buluşana kadar sağlıcakla kalın...

I would like to start my words by greet all of you sincerely.

I found opportunity to tell the story of how the Ottoman Empire reborned from its ashes and how evolved to the Republic of Turkey. First of all, My sharings will not include ideological approaches or my own comments. The only thing that I'm telling about here is "history”.
Take care of yourselves until meet again...

İmparatorluk parçalanıyor..

TRABLUSGARP SAVAŞI (29 Eylül 1911 – 18 Ekim 1912)

III. Selim ile başlayan Osmanlı Devleti’nin çöküş ve parçalanma süreci Sultan Reşad (V. Mehmed Reşad) döneminde en üst seviyeye ulaşmıştı. İmparatorluğun dört bir yanından gelen ayaklanma haberleri İstanbul Hükümeti'ni çaresiz bırakmıştı. 19. yy. sonlarına doğru birleşen İtalya, topraksız ve işsiz nüfusunu, aç sermayesini doyuracak yerler arıyordu. Yerküre paylaşılmıştı. Habeşistan (Etiyopya/Ethiopia) macerası hüsranla bitmişti. O dönem İngiltere Mısır’a, Fransa da Tunus'a hakim olmuştu.

İtalya zayıflayan bir devletin Afrika vilayetlerine göz dikti; Trablusgarp (Tripoli) ve Bingazi (Banghazi) Sancakları ve güneyindeki Fizan (Fezzan) yani bugünkü Libya.

Rusya ile imzaladığı Racconigi Antlaşmasıyla ve Fransa ve İngiltere ile yapmış olduğu gizli ve açık antlaşmalarla Kuzey Afrika'daki Trablusgarp'ı işgal onayını aldıktan sonra 29 Eylül 1911'de Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti ve 5 Ekim 1911’de Trablusgarp’a asker çıkardı. İtalyan saldırısı beklenmiyordu. Libya’daki tümen yanlış bir kararla daha önce Yemen’e sevk edilmiş ve koca ülke İtalya’ya karşı savunmasız kalmıştı. 20 Ekim’e kadar peş peşe Tobruk, Derne ve Bingazi İtalyanlar’ın eline geçti.

Osmanlı Ordusu'nun genç subaylarından bir bölümü Trablusgarp’ı savunmak için İngiltere Himayesi'ndeki Mısır'dan kimliklerini gizleyerek cepheye gittiler. Albay Neşet Bey, Binbaşı Enver Bey, Kolağası (Kıdemli Yüzbaşı) Mustafa Kemal, Fuat Bey (Bulca), Nuri Bey (Conker) ve Ali Fethi Bey (Okyar)* bu subaylar arasındaydı. Enver Bey Trablusgarp’ta yerli Arapları (Sunûsiler) teşkilatlandırarak savunmaya katılmalarını sağladı ve askeri birlikleri 3 Komutanlığa ayırdı.
*1927 Soyadı Kanunu ile aldıkları soyadlarıdır.

Trablus Komutanlığı Kurmay Albay Neşet Bey
(Fotoğrafını bulamadım)

Bingazi Komutanlığı Kurmay Binbaşı Enver Bey

imagesource

Derne Komutanlığı Kıdemli Yüzbaşı Mustafa Kemal

imagesource

Gönüllü Subaylar Trablusparp'ta

imagesource
Mustafa Kemal (Soldan 2.), Enver Paşa (Soldan 3.) ve Nuri Bey (Sağdan 2.)

Savunma çok etkili olmuştu. İtalya, sahillerin Trablusgarp’tan Bingazi’ye kadar tümüne adım attıysa da ülkenin içine doğru bir kilometre bile ilerleyemedi. Mustafa Kemal 8 Aralık 1911’de Trablusgarp’a geldi. Bu Mustafa Kemal'in katıldığı ilk savaş olacaktı. 22 Aralık'ta Tobruk Savaşı'nı kazandı. Derne’de 16-17 Ocak 1912 Taarruzu'nda gözünden yaralanan Mustafa Kemal tedavi gördükten sonra 6 Mart 1912’de Derne Komutanı oldu. Derne’de başarılı savunma muharebeleri yaptı. Dünya tarihinde ilk kez savaş uçağının kullanıldığı bu savaşta, kendisinden çok daha fazla askeri gücü olan İtalya'yı yenmesi Anadolu'da adının ilk defa duyulmasını sağlamıştı.

İtalya Libya’daki başarısızlığına karşı Osmanlı Devleti’ni zorlamak için donanmanın zayıflığından istifade etti ve Oniki Adalar’a saldırdı. İtalya’nın adalardaki başarısından istifade eden Balkan ülkeleri bir bir savaş ilan edeceklerdi. İlk olarak Karadağ Prensliği 8 Ekim’de Türkiye’ye savaş ilan etmişti. Bu onun tek başına alabileceği bir karar değildi. Bulgaristan ve Sırbistan da savaş ilan etmiş birkaç gün sonra da Yunanistan bu ittifaka katılmıştı.

Balkan devletleri tarihlerinde ilk ve son defa bir ittifak kuracak, ardından da şiddetli bir kavgaya girişeceklerdi.

Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşı’nın çıkması üzerine 15-18 Ekim 1912 tarihleri arasında Osmanlı İmparatorluğu ve İtalyan Krallığı delegeleri arasında imzalanan Uşi (Ouchy) Barış Antlaşması ile sona erdi.

Uşi (Ouchy) Anlaşması’na göre;

  • Osmanlı Kuzey Afrika'daki son toprağını kaybediyordu.
  • Oniki Adalar İtalya’nın geçici olarak işgaline bırakılıyordu ve iade edilecekti. Tabii işgal II. Dünya Savaşı’na kadar devam etti ve iadesi de hiçbir zaman söz konusu olmadı.
  • Trablusgarp’ın yeni statüsü için İtalya’yla bir protokol imzalandı. Buna göre Trablusgarp üzerinde Halife’nin dini kurumlar üzerindeki hâkimiyeti tanındı.

Savunmayı yapan ve Balkan Savaşı için dönen subaylar bir kısım arkadaşlarını Libya’da bırakmışlardı. İçlerinde Şehzade Osman Fuat Efendi de vardı. Osman Fuat Efendi iyi bir teşkilatçı ve iyi bir subaydı. Direniş devam etti. İtalya I. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar Libya’ya yerleşemedi. Hâkimiyeti kağıt üzerinde kaldı. Ancak 1920’lerde direniş kırılarak İtalya hâkimiyeti tam anlamıyla ele geçirebildi.

Trablusgarp ve Akdeniz adalarını elden çıkaran bu anlaşmayla Balkan Savaşı’nın en feci günlerine girildi. Osmanlı Devleti Rumeli’deki parçasını kaybetmekle kalmadı, buradaki nüfusumuz göç ettirildi.

Bu anlaşma, bir sonraki paylaşımımda bahsedeceğim Balkan Savaşı’nı bitirecek olan “Londra Konferansı” ile birlikte Rumeli’deki Türk Anavatanı'nın elden çıkışının belgesi olmuştur.

İtalya bununla da yetinmeyerek 5 Kasım 1912’de Trablusgarp ve Bingazi'yi topraklarına kattığını duyurdu.

Ve nihayet Gönüllü Subaylar Balkan Savaşı’nda görev almak üzere İstanbul’a döndüler...

The Empire is falling apart...

TRIPOLI WAR (September 29, 1911 - October 18, 1912)

The collapse and disintegration process of the Ottoman Empire that began with III.Selim reached the highest level during the reign of Sultan Reşad (V. Mehmed Reşad). The news of the insurgences from all over the empire left the Istanbul government without a solution. Towards the end of the 19th century Italy united and was looking for places for saturate its fund and landless and unemployed people. Earth was shared. The adventure of Ethiopia (Ethiopia) ended in frustration. At that time England dominated Egypt and France was Tunisia.

Italy looked down that African provinces of a weakening state; Trablusgarp (Tripoli) and Benghazi (Banghazi) cities and south of theirs that Fizan (Fezzan), that is today Libya.

The occupation of Tripoli in Northern Africa The occupation of Tripoli in North Africa was confirmed by the Racconigi Treaty with Russia and with secret and open treaties with France and England. Italy declared war on the Ottoman State on September 29, 1911 and landed troops to Tripoli on October 5, 1911. The Italian attack was not expected. The division in Libya was previously referred to Yemen by a wrong decision and the big country remained vulnerable to Italy. Until October 20, Tobruk, Derne (Derna), and Bingazi (Benghazi) were captured by Italians.

A part of the volunteer officers of the Ottoman Army secretly went to defend Tripoli through pass from Egypt under the UK patronage. Colonel Neşet, Major Enver, Captain Mustafa Kemal, Sir Fuat (Bulca), Sir Nuri (Conker) ve Sir Ali Fethi (Okyar)* were among these officers. Enver Bey organized the Arabs (Sunusis)in Tripoli and made them to join the defense and divided the troops into 3 Commandments.
*Surnames that they have obtained with The Surname Law in the 1927.

Commander of Tripoli; Colonel Neşet
(I Couldn't his photo)

Commander of Benghazi; Major Enver

imagesource

Commander of Derna; Captain Mustafa Kemal

imagesource

Volunteer Officers in Tripoli

imagesource
Mustafa Kemal (Second from left), Major Enver (third from left) and
Sir Nuri (Second from right)

Defense was very effective. Italy could not even move a kilometer into the country, even though the coasts had stepped all the way from Tripoli to Benghazi. Mustafa Kemal arrived in Trablusgarp on December 8, 1911. This was the first battle that Mustafa Kemal joined. He won the Tobruk War on December 22nd. In the Derne 16-17 January 1912, Mustafa Kemal was injured from his eye in the attack. After he was treated, became Commander of the Derna on March 6, 1912. He did successful defense battles at Derna. In the first time in the world history the war plane was used in this war by Italy. He defeated Italy that has much more military power than itself, made it possible to hear its name in Anatolia for the first time.

Italy, against Libya's failure, took advantage of the weakness of the navy of the Ottoman Empire and attacked the Twelve Islands. The Balkan countries, which benefited from Italy's success in the island, would declare a war against the Ottomans. First Principality of Montenegro declareted war on the Ottomans on 8 October. Bulgaria and Serbia also declared war and a few days later Greece joined this alliance.

The Balkan states would establish an alliance for the first and last time in their history, then they would enter into a violent quarrel.

The Battle of Tripoli ended with the Ouchy Peace Treaty signed between the Ottoman Empire and the Italian Kingdom delegates between 15-18 October 1912 on the outbreak of the Balkan War.

According to the Ouchy Treaty;

  • The Ottoman Empire lost its last land in North Africa.
  • The Twelve Islands were temporarily being occupied by Italy and would be returned. Of course, the occupation continued until the Second World War, and the incident never happened.
  • A protocol was signed with Italy for Tripoli's new status. According to this, the rule of the Caliph on the religious institutions on Tripoli was recognized.

Officers who defended and returned for the Balkan War left some of their friends in Libya. There were also Prince Osman Fuat Efendi in them. Osman Fuat Efendi was a good organizer and a good officer. Resistance continued. Italy could not settle in Libya until the end of World War I. His dominance remained on paper. In the 1920s, however, the resistance was broken and Italy was able to seize the sovereignty.

With this agreement, which expelled Tripoli and the Mediterranean islands, the worst days of the Balkan War were entered. Besides losing the part of the Ottoman Empire in Rumelia, our population has been immigrated from here.

This agreement became the document of the loss of the Turkish Motherland in Rumelia along with the "London Conference" which will end the Balkan War which I will talk about in the next share.

Italy announced that it had added Trablusgarp and Benghazi to its territory on November 5, 1912.

And finally Volunteer Officers returned to Istanbul to take part in the Balkan War...

Authors get paid when people like you upvote their post.
If you enjoyed what you read here, create your account today and start earning FREE STEEM!
Sort Order:  

Great post man :) @burakyilmaz

Thanks for good comment )))